TBMM’de Kültür ve Turizm Bakanına Afyon’daki eski ve yeni müze inşaatının akıbetlerini sordum.

Anadolu’da yerel medya destek bekliyor. Yerel ve bölgesel yayıncılık yapan kuruluşlar telife konu eserlerin yüksek hak bedellerini ödeyemiyorlar. Yıllık ÜFE, TÜFE oranlarının artırılmasıyla özellikle yerel ve bölgesel yayıncılık yapan kuruluşlar mağdur oluyorlar. Ayrıca, kamuya ait ilan, reklam ve duyuruların da radyo ve televizyonlara da verilmesini talep ediyorlar. Uydu yayıncılık sektöründe TÜRKSAT’ın kapasite kullanım bedelleri yerel ve bölgesel yayıncılık yapan kuruluşlar açısından son derece yüksektir. Yıllarca bu dile getirildi. Niçin hâlâ bu makul bir bedel ödenmiyor, indirim yapılmıyor? Yayın kuruluşlarının en büyük giderleri arasında yer alan enerji giderleri de oldukça yüksek. Enerji bedeli olarak ödenen bedelde neden indirim yapılmıyor? Yerel ve bölgesel yayın yapan medya kuruluşları için bunlar gerçekten önemli. Bu konuda Bakanlığınıza bir önerge de vermiştim. Lütfen, artık yerel medya için bir şeyler yapılsın.
Vakıflar Genel Müdürlüğünce, maddi durumu yeterli olmayan, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı resmî okullarda eğitim öğretim gören öğrencilere yapılan eğitim yardımlarında gerçekten ihtiyacı olan öğrencilerin bu yardımlardan faydalandırılmadığı, bilakis siyasi referanslarla öğrenci yardımlarının maddi yetersizlik kriterine bakılmaksızın verildiği iddiası doğru mudur? Ki bu konuda Sayıştay raporlarında bu eğitim yardımlarını alan bazı öğrencilerin ve aile bireylerinin başvuru formunda beyan ettiği bazı bilgilerin kontrollerinin yapılmaması nedeniyle bazı öğrencilerin haksız yere eğitim yardımı aldığı hususunun yer alması bu iddiaları da desteklemektedir.
Sayın Bakan, seçim bölgem Afyonkarahisar, kurtuluşun ve kuruluşun gerçekleştiği, cumhuriyetin kazanıldığı topraklardır. Tarihî ve kültürel açıdan son derece önemli bir şehirdir. Geçmişten gelen tarihin gelecek nesillere aktarılmasını sağlayacak birçok tarihî mekân ve tarihî eserin olduğu bir yerdir. Ama ne yazık ki şu anda tarihî eserleri sergileyecek bir müzemiz yok. 2007 yılında Afyonkarahisar’da yeni müze yapımı için TOKİ’yle anlaşıldı ve Kurtuluş Caddesi’nde bulunan, 1971 yılından beri müze olarak faaliyet gösteren bina TOKİ’ye devredildi Sonrasında yeni müze inşaatı tamamlanmadan Kurtuluş Caddesi’ndeki bu müze internet sitesinde 45 milyon liraya satışa çıkarıldı. Eski müzenin akıbeti ne oldu? Yeni müze TOKİ tarafından niçin tamamlanmadı? Bakanlık inşaatın eksikleri olduğu gerekçesiyle inşaatı kendisinin bitireceğini belirtti. Ama yeni müze inşaatı yıllardır niçin tamamlanmıyor? Tarihimiz açısından son derece önemli olan ve müzayedede satılmak istenirken Bakanlığınızca Türkiye’ye getirilen bin yedi yüz yıllık Kybele heykeli Afyonkarahisar’da müze olmadığı için İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne konuldu. Bu heykel Afyonkarahisar’dan kaçırılmıştı. Şimdi, ana vatana döndü ama memleketimde sergileyecek müze yok; fıkra gibi değil mi? Ayrıca bir Zafer Müzemiz var, 1915-1920 yılları arasında yani cumhuriyet öncesi yapılmış, Başkomutanlık Meydan Muhaberesi’nin planlandığı, taarruz emrinin verildiği yer. Afyonkarahisar’ımızın düşman işgalinden kurtuluşunun, milletin bağımsızlığının, Kurtuluş Savaşı’nın zaferinin simgelerinden biridir. 1930’lu yıllara kadar belediye hizmet binası olarak da kullanılmıştır. Şimdi, 2017 yılı Kasım ayında dönemin AKP Afyonkarahisar İl Genel Meclisi Başkanı Salih Sel, Zafer Müzesi’nin restorasyonunun yapılacağı, restorasyon ihalesinin 2017 yılı Kasım ayı içerisinde gerçekleşeceğini ve restorasyonun yedi yüz gün içinde tamamlanacağını belirtti. Ancak o günden bugüne dört yıl geçti, hâlâ hiçbir işlem yapılmadı. Defalarca Mecliste de dile getirdim, Zafer Müzesi atıl durumda âdeta terk edildi. Şimdi, 2021 yılı Ekim ayında restorasyon ihalesini yaptık diye müjde veriyorsunuz. Ama müzenin içi harabe bir şekilde onarılmayı, restore edilmeyi bekliyor. İçindeki tarihî eşyaların akıbeti ne oldu? Nerede tutuluyor? Kayıp mı, bilmiyoruz? 30 Ağustos haftasında, 29 Ekimde Zafer Müzesi’nin karşısında kutlama yapıyoruz. Ama bina terk edilmiş bir yapı gibi karşımızda dururken içim sızlıyor. Geçmişimize, tarihimize böyle mi sahip çıkılıyor? Zafer Müzesi ne zaman ziyarete açılacak, yoksa oyalama taktiğiyle yine mi yıkılmaya, harap olmaya bırakılacak?